“`html

Pelin Akil ile Enerji Dolu Bir Sohbet

Hayallerinin peşinden koşarak büyüyen Pelin Akil, şimdi Broadway’den gelen bir müzikal ile sahnelerde. Bu heyecan verici projeye hazırlanan Akil, son günlerde sıkı bir antrenman programı ile dikkat çekiyor. Sporla dolu bu dönem, enerjisine de yansımış durumda. Gelin, Pelin Akil ile gerçekleştirdiğimiz keyifli sohbete birlikte göz atalım…

Yeni Müzikal: ‘Rota Yeniden Oluşturuldu’

◊ Navigasyon kullanarak rotanı bulma konusunda nasıl bir yaklaşımın var?

Navigasyonsuz yerimden kımıldayamam Hakan.

◊ Hayatında yolunu belirleyen en önemli rehber kim?

İç sesim. Kalbimde hissettiğim ve gerçekten istediğim her şey, sonunda önüme çıkar.

◊ Kaç kez rotanı yeniden gözden geçirmek zorunda kaldın?

Birçok kez. Her gün yeni kumaşlardan bir yol haritası dokuyoruz. Verdiğimiz kararlar, bizi yeni yönlere sevk edebiliyor.

◊ Şu an hangi rotadasın?

Şu an hayatımın en fit dönemindeyim ve bu durum beni oldukça mutlu ediyor. Amacım zayıflamak değil, sağlıklı bir yaşam sürmek. 38 yaşında, sağlığıma daha fazla önem veriyorum. Bu düşünceyi daha önce benimsemiş olmayı dilerim. Ayrıca, mantıklı kararlar almanın tadını çıkarıyorum.

İlişkinin İki Yüzü

◊ Tiyatro oyunun kalbinde bir ilişki var. Oyun, erkek ve kadının bakış açısını inceliyor…

Beş yıllık bir aşk hikâyesi.
Hepsi, izleyicinin kendi yaşamlarından kesitler bulabileceği sahneler sunuyor. Karakterim Melek, beş yıllık bir ilişkinin ayrılma günüyle başlıyor ve geriye doğru akıyor. Erkek karakter ise ilk buluşmanın heyecanıyla hikâyeye başlıyor. İki farklı perspektiften aynı ilişkinin incelenmesi ilginç bir deneyim. Benim karakterim oyuncu, kariyeri pek yolunda gitmiyor, çabalıyor ama işler istediği gibi gitmiyor. Partnerim Mehmet Aykaç, sesi ve oyunculuğuyla gerçekten harika. İnanılmaz bir uyum yakaladık.

◊ Canlandırdığın karakter kıskançlık duygusunu yaşıyor. İnsan eşinin başarısını kıskanabilir mi?

Günün şartlarına bağlı olarak herkes kıskanabilir. Ancak önemli olan, bu duygunun seni nereye götüreceğidir. Kıskançlık, seni daha başarılı olman için motive mi eder yoksa başkalarını aşağı çekerek zarar mı verir?

◊ Eşinizle aynı profesyonel yolda ilerliyorsunuz. Aranızdaki kıskançlık durumu nasıl?

Eşim tarafından kıskanıldığım düşüncesinde değilim, aynı şekilde ben de onu kıskanmadım. Hayatın bize her daim doğru zamanda doğru fırsatlar sunduğuna inanıyorum. Mesela işim olduğu zaman Anıl çocuklara bakarak bana destek oluyor. Bazen de tam tersi bir durum oluyor.

◊ Oyundaki çift, sanatla ilgileniyor. Aynı mesleği yapmanın avantajları ve dezavantajları neler?

Anıl’la 2013’te tanıştık, 2016’da evlendik. Biraz ayrılık, birbirimizi özlememize sebep oluyor ve ilişkimize iyi geliyor. Zor olan kısmı, medya baskısıyla her zaman örnek bir aile gibi görünmek zorunda hissetmemiz. Elbette hepimiz insanız, hata yapabiliriz. Bazen kavga edebiliriz ya da verdiğimiz sözleri tutamayabiliriz. Ancak bu, mükemmel bir yaşam sürmek zorunda olduğumuz anlamına gelmiyor.

◊ Melek karakteri, zorlu bir dönemden geçiyor. Bunalıma giriyor, “Çok yoruldum, bu kadar zor olmamalı” diyor. Sen böyle bir durum yaşadın mı?

Evet, birçok kez böyle zorluklar yaşadım. İş bulamadığım zamanlar oldu. Bazı kurallar insanın üzerindeki baskıyı artırıyor. Önceden hangi karakterde izlendiysem, yeni projelerde de aynı türde bir karakter istemek yaygın. Oysa ben, daha farklı rollerde potansiyelimi göstermek istiyorum.

◊ Son projende ‘Yalı Çapkını’ ile büyük bir ilgi görüyorsun. Diziye nasıl dahil oldun?

Sonrasında her şey toparlandı. Karakterle ilgili bir sorun yoktu.

◊ Bu yoğun eleştiriler senin için ne ifade ediyor?

Eğer mesleğe yeni adım atmış olsaydım, büyük ihtimalle bunları hisseder ve belki de sektörden uzaklaşırdım. Ama şimdi bunların geçici olduğunu biliyorum. Bazı insanlar bu eleştirileri gerçek sanıyor. Ayrıca, sosyal medyada olumsuz yazan kişiler sokakta bana yaklaşınca boynuma sarılabiliyorlar.

‘Birbirimizin Tadını Çıkaralım’

◊ Güzel bir evliliğin var, ama zaman zaman ‘boşanıyorlar’ haberleri çıkıyor hakkınızda…

Evet, buna inanamıyorum. Geçenlerde, “Pelin ve Anıl boşandı” haberi bile çıktı. Anıl’la gülerek “birileri için mutlu olamıyor” dedik. Gerçekten böyle bir durum yok.

◊ Bu haberlerin çıkmasının sebebi ne olabilir?

Belki de bir kavga sırasında bir arkadaşım doğrultusunda bir şeyler duymuşumdur, bu da başkalarına yanlış iletildi. Ancak şu anda aramızda böyle bir sorun yok. “Şu anda” diye vurguladığımda yanlış anlaşılıyor ama genel olarak hayat yolculuğumuzda neler olacağı bilinmiyor.

◊ İlişkiniz nasıl bir aşkı temsil ediyor?

İnişli çıkışlı bir aşk. Anıl bugün “İşim biterse bir şeyler yapalım mı?” dedi. Çocuklar büyüyor ve artık daha fazla vakit geçirip birlikte ayrı zamanlar yaratmalıyız. Eski günlerdeki gibi anılar biriktirmek istiyoruz, çünkü şimdiye kadar her şeyi ailecek yaşadık ve yardımcı bir kişi yok.

◊ İkizleriniz var. Aynı anda evde iki çocuk konusunda evliliğiniz ve ilişki dinamiği nasıl etkileniyor?

Elbette ki etkileniyor. Aynı evin içinde eşini zaman zaman özleyebiliyorsun. Aile bağları güçlenirken, aşk ve tutku durumları değişiyor. Çocuk sahibi olduktan sonra bu dönüşüm herkesin deneyimlediği bir şey.

‘Çocukluğumu İyileştiriyorum’

◊ İkizler Lina ve Alin 6 yaşında. Anneliğin en büyük dersi ne oldu?

Daha sabırlı olmaya çalışıyorum; çünkü çocuklar duydukları her şeyi hızla kapıyor. Alin’i küçükkenki halime çok benzetiyorum, Lina ise daha çok babasına benziyor. Alin bir şeye üzüldüğünde içe kapanıyor, ben de böyleydim. Onu böyle görünce kendi çocukluğuma bir nevi müdahale ediyormuşum gibi hissediyorum.

◊ Onlara verdiğin en önemli nasihat nedir?

Duygularını ifade etmeleri konusunda onları cesaretlendiriyorum. Hep yanlarında olduğumu hissettirmeye çalışıyorum. Mutlu olmalarını istediğimiz şeylerle ilgilenmelerine izin vermeye çalışıyorum.

‘Güzellik Algısı Üzerine’

◊ Senin için ne tür şeyler mutluluk kaynağıdır?

Ailem ve sevdiklerimin huzurda olmaları beni mutlu ediyor. Onlar iyi olunca, ben de onlardan etkileniyorum. Anıl gergin olduğunda, ben de gergin hissediyorum. Bu nedenle enerjimi yüksek tutmaya özen gösteriyorum; çevremdekiler de hep “Pelin geldi, enerjimiz de arttı” diyor.

◊ Şu günlerde seni neler düşündürüyor?

Son zamanlarda müzikal projeme odaklanmış durumdaydım. ‘Yalı Çapkını’ dizisinde oynarken bir yandan da müzikal için çalışmalar yaptım. Karakterin dizideki finali mükemmel bir zamanda geldi. Oyundan sonra olumlu eleştiriler almak beni çok mutlu etti. Sahnede şarkı söylemek, kendimi oldukça iyi hissettiriyor.

◊ İstanbul Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nde müzikal eğitimi aldın, ardından Yeditepe Üniversitesi’nde tiyatro eğitimi… Müziğe ve dansa olan ilgin sürekli miydi?

Evet, her zaman bu alanlara ilgim vardı. Annem de dans etmeyi çok severdi, bu da bana geçmiştir. Hep Broadway sahnelerinde olduğumu hayal ederdim. Şimdi, Broadway çıkışlı bir müzikalde yer alarak, kendi ülkemde hayallerimi gerçekleştiriyorum.

◊ 16 yıllık bir kariyerin var ve tanınan biri oldun. Başka bir yaşam senin için nasıl olurdu?

Tanınmamış olmak merak ettiğim bir konu. Yanlış anlaşılmasın, insanların sevgisini ve ilgisini seviyorum. Ancak yurt dışına gittiğimde, tanımadıkları için aldığım tepkilerin çok daha içten olduğunu düşünüyorum. Birisi bana “Ne kadar güzelsin” dediğinde bunun televizyon aracılığıyla değil, gerçekten beni güzel buldukları için söylediğini hissediyorum; bu tamamen önyargısız bir sosyal etkileşim.

◊ Oyunculuk kariyerin dışında neyle ilgilenirdin?

Muhtemelen şarkıcı olurdum. Sağ bileğimin üstünde bir yıldız dövmesi var; bu da benim hayattaki çeşitli deneyimlerimi temsil ediyor. O dönemlerde oyunculuğu düşünmüyordum ama demek ki küçük yaşlardan itibaren sahne yıldızı olacağım yazılmış.

◊ Sektörde seni en çok zorlayan durumlar neler oldu?

Bir dönem “Şişmanladı” gibi dedikodular çıkıyordu. Dış görünüşe verilen bu kadar önem ve sosyal medyada güzellik algısının sürekli abartılması beni fazlasıyla rahatsız etti. Artık herkes benzer bir kalıba girmeye çalışıyor. Oysa her birimiz, olduğumuz haliyle güzellik taşıyoruz.

“`